İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun Gazze'deki insani durumu eleştiren son açıklamaları, dünya çapında büyük bir yankı uyandırdı. Netanyahu, "Gazze'de kimse açlıktan ölmüyor" diyerek bölgedeki insani krizle ilgili yaşanan büyük tartışmaları bir nebze olsun hafifletmeye çalıştı. Ancak bu sözler, birçok insani yardım kuruluşu ve tanığın belgeleriyle çelişiyor. Peki, gerçekten Gazze’deki durum bu kadar iyi mi? Hangi rakamlar, hangi gerçekler var? İşte detaylar.

Gazze'deki İnsani Durumun Gerçek Yüzü

Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre, Gazze'deki insan nüfusunun neredeyse yarısı, yani yaklaşık 2 milyon kişi, insani yardıma muhtaç durumda. Özellikle son yıllarda artan saldırılar ve abluka, bölgedeki gıda güvenliğini ciddi şekilde tehdit ediyor. 2023 itibarıyla yapılan araştırmalar, Gazze'de yaşayanların %56'sının gıda yetersizliği çektiğini ortaya koyuyor. Bu veriler, Netanyahu'nun iddialarının aksine, bölgede ciddi bir açlık sorununun var olduğunu kanıtlıyor.

Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verileri, Gazze'de sağlık hizmetlerine erişimin oldukça sınırlı olduğunu gösteriyor. Birçok hastane ve sağlık merkezi ya kapalı ya da yetersiz çalışıyor. Sağlık duvarlarının gerisinde yatan gerçekler, Netenyahu'nun "açlık yok" sözlerini daha da sorgulanır hale getiriyor. Gazze'deki çocukların %90'ının vitamin eksikliği çektiği belirtiliyor ve bu durum, gelecekteki nesillerin sağlığı için büyük bir tehdit oluşturuyor.

Tanınan Tanıkların İfadeleri ve Durumu Belgeleyen Rakamlar

Gazze’de yaşayan insanların durumu, birçok insani yardım kuruluşu tarafından belgeleniyor. Save the Children gibi uluslararası kuruluşlar, bölgede yaşayanların yaşadığı zorlukları anlatan raporlar yayımlıyor. Tanıkların ifadeleri, Netanyahu'nun açıklamalarının gerçeklerden ne kadar uzak olduğunu çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Gazze’de yaşayan bir anne, "Gıda bulmak için haftalarca bekliyoruz. Çocuklarım aç, suları yetersiz." diye ifade ediyor. Bu tür hikayeler, yalnızca bir tek kişinin değil, birçok insanın ortak acısını yansıtıyor.

Yine BM'nin güncel verilerine göre, Gazze'de bombalı saldırılardan sonra insanlık dışı yaşam koşulları, besin kıtlığı ve sağlık sorunlarını artırmış durumda. Rakamsal gerçekler, 2023 yılı itibarıyla her 10 Gazze sakininin 4'ünün günlük kalori ihtiyacını karşılayamadığını gösteriyor. Bu durum, uluslararası toplumun dikkatini Gazze'deki insani krize çekmeye devam ediyor. İnsani yardım kuruluşları, hayat kurtaracak müdahalelerde bulunmak için hemen harekete geçilmesi gerektiğini vurguluyor.

Sonuç olarak, Netanyahu'nun "Gazze'de kimse açlıktan ölmüyor" sözleri, rakamlar ve tanıklar tarafından çürütülmüş durumda. Gazze’de var olan insani krizin etkileri, sadece orada yaşayan insanların hayatlarını değil, aynı zamanda bölgenin genel istikrarını da tehdit eden bir durum olarak önümüzde duruyor. Bu nedenle, uluslararası toplumun dikkatini Gazze'ye çekmek ve bölgedeki insanlık dramına çözüm bulmak için daha fazla adım atılması gerektiği açıkça görülüyor.