Son dönemde Avrupa, ekonomik zorluklar ve yaşam standartlarının düşmesi ile boğuşurken, Eurostat verileri bu durumu gözler önüne serdi. Avrupa İstatistik Ofisi'nin yayımladığı rapor, kıtanın en çok yoksullaşan ülkelerini açıklarken, bu ülkelerdeki sosyoekonomik sorunların boyutunu da ortaya koydu. Yoksulluk, yalnızca ekonomik bir sorun olmaktan öte, toplumun sosyal yapısını da derinden etkileyen bir olgu. Peki, Eurostat'a göre Avrupa'nın en yoksul 3 ülkesi hangileri? Bu ülkelerdeki yoksullaşmanın sebepleri ve sonuçları neler? İşte detaylar.
Eurostat verilerine dayanarak, 2023 yılı itibarıyla Avrupa'nın en fazla yoksullaşan üç ülkesi Türkiye, Yunanistan ve Romanya olarak belirlenmiş durumda. Türlü sosyoekonomik faktörlere bağlı olarak bu ülkeler, artan yaşam maliyetleri, enflasyon, işsizlik ve ekonomik durgunluk gibi sorunlarla karşı karşıya. Yoksulluk sınırının altındaki bireylerin oranı Türkiye'de %24, Yunanistan'da %22 ve Romanya'da %20 olarak tespit edildi. Bu oranlar, her üç ülkede de sosyal hizmetlerin yetersiz olması ve gelir dağılımındaki adaletsizlikler nedeniyle artış gösterdi.
Türkiye’nin yoksulluk oranlarındaki artış, bir dizi iç ve dış politik faktörden etkilenmektedir. Ekonomik belirsizlikler, yüksek enflasyon ve döviz kurundaki dalgalanmalar, birçok ailenin geçim sıkıntısı çekmesine yol açıyor. Yunanistan ise, 2010 yılında başlayan ekonomik krizden henüz tam anlamıyla kurtulmuş değil. Aşırı borçlanma ve austerity politikaları sonucu, sosyal yapıda ciddi bir çöküş yaşandı. Ülkede işsizlik oranlarının yüksekliği ve genç nüfusun iş bulma sıkıntısı, yoksulluk oranını daha da artırıyor.
Romanya ise, Avrupa Birliği’ne katılımının ardından ekonomik büyüme sağlasa da, gelir eşitsizliği ve yetersiz sosyal hizmetler nedeniyle yoksulluk oranları hâlâ yüksek. Özellikle kırsal bölgelerde yaşayan halk, yetersiz eğitim olanakları ve sınırlı sağlık hizmetleri yüzünden zorluklar yaşamaktadır. Bu faktörlerin yanı sıra, her üç ülkede de Covid-19 pandemisinin etkileri, özellikle düşük gelirli gruplar üzerinde yıkıcı etkiler yarattı. Özellikle turizm ve hizmet sektörlerinde çalışanlar, işlerini kaybetme riskiyle karşılaşarak yoksulluğa sürüklendi.
Yoksullaşmanın etkileri yalnızca ekonomik alanda değil, sosyal dengenin bozulması ve psikolojik sorunlar gibi birçok alanda da kendini göstermektedir. Ailelerin çocukları üzerindeki yük, eğitim fırsatlarının kısıtlanması ve sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan zorluklar, uzun vadede bu ülkelerin gelişimini engelleyen faktörler arasında yer alıyor. Dolayısıyla, Avrupa'nın en fazla yoksullaşan bu üç ülkesinde, yoksulluğun önlenmesi ve azaltılması için daha etkili politikaların geliştirilmesi hayati önem taşıyor.
Sonuç olarak, Eurostat verileri, Avrupa'da yoksulluk sorununu yeniden gündeme getirirken, özellikle Türkiye, Yunanistan ve Romanya'nın durumunu gözler önüne seriyor. Bu ülkelerin yoksulluk oranlarını azaltmak ve ekonomik kalkınmalarını desteklemek, yalnızca bu ülkelerin değil, Avrupa’nın da geleceği için temel bir gereklilik haline gelmiştir. Hükümetler, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası organizasyonlar iş birliği yaparak, bu sorunun üstesinden gelmek için çözümler üretebilir. Yoksulluğa karşı atılacak her adım, yalnızca ekonomi değil, sosyal yapının da güçlenmesine katkı sağlayacaktır.